Ülke:Rusya, Botswana, Canada, Congo, Güney Afrika
Mohs(sertlik): 10(en sert madde)
Valeria Pırlanta blog ekibi olarak bu yazımızda siz okurlarımıza pırlanta hakkında bilgiler vermek istedik. Pırlanta kıymetli taşlar arasında tarihi, kimyevi özellikleri, kesim çeşitleri, parlaklık türleri vb bakımından en çok incelenen ve hakkında en geniş literatüre sahip kıymetli taş olduğu için bu yazıyı Valeria Pırlanta Yazıları serimizin bir giriş yazısı olarak hazırladık. Umarız beğenerek okursunuz.
Pırlanta kelimesi dilimize Fransızcadaki brillante yani parlak kelimesinden türetilerek geçmiştir ve elmas madeninin özel kesim tekniklerine tabi tutulduktan sonra aldığı forma verilen isim pırlantadır. Pırlanta ile sıkça karıştırılan elmasla pırlanta farkı nedir? Elmas pırlantanın işlenmemiş yani ham haline denir. Pırlanta(brillante) kelimesi aslında elmasın bir kesim türü iken dilimize direkt tüm kesim türlerini kapsayan bir kelime olarak geçmiştir. Elmas sözcüğü da aslına bakıldığında Akatçaya kadar gider ve pırlanta ile aynı anlama gelir yani parlak, parıldayan demektir. Pırlanta ve elmas arasındaki farka etimolojik olarak baktığımızda ikisinin de aynı anlama geldiğini görüyoruz fakat günlük dildeki kullanımdaki farklılığını anlamak için kısaca elması ham pırlantayı işlenmiş taş olarak özetleyebiliriz.
Gündelik hayatta insanlara dayanıklı olmanın önemini anlatmak için ara ara verilen bir örnektir kömür ve elmas örneği. Eğer sıkıntılara katlanırsan, zorluğa ve baskılara göğüs gerersen kömür değil elmas kadar kıymetli olursun denir.Bu tamamiyle YANLIŞ bir bilgidir. Kömür ve elmas kimyaları itibariyle içlerinde karbon bulunması haricinde dikkate değer ortak özellikleri olmayan iki farklı maddedir. Bu çokça bilinen yanlışı düzelttikten sonra doğada bulunan en sert madde olarak bilinen ve göz alıcı parlaklığıyla ilk keşfedildiği günden beri takıların göz bebeği olan pırlanta/elmas hangi oluşum süreçlerinden geçip bugünkü şeklini almıştır sorusunu cevaplamamız gerekir.Yazımızın başında da belirtildiği üzere elmas bugün oluşum süreçlerine dair en çok bilimsel yapılan maddelerden birisi olduğu için elmasın doğası hakkındaki literatür çok geniştir ve tüm süreçleri ayrıntılı bir şekilde çıkarılmıştır. Biz Valeria Pırlanta ekibi olarak sizlere kısaca açıklayacağız.
3 milyar ila 950 milyon yıl öncelerinde dünyanın kabuğunun derinliklerinde, yeryüzünün 150-200km derinliğinde yoğun sıcaklık ve basınç ve karbon atomlarının çok spesifik oranlarda buluşmasıyla karbonların kristalleşmesi meydana gelmiş ve elmaslar/pırlantalar oluşmuştur. Karbon bu derinlikte 1200 derece sıcaklıkta metrekare başına 50 kilogram basınca maruz kalmıştır.
Böylelikle bugün Valeria Pırlanta’nın mücevherlerini süsleyen, en özel günlerinize eşlik eden pırlantalar yeryüzünde oluşmuştur.
Peki insanlık olarak biz bu kadar derinlikte oluşan elmasları ilk defa nasıl bulduk? 150km kazacak teknolojinin olmadığını göz önünde bulundurursak elmasın bizimle buluşması için farklı sebepler gerekmeli; mesela volkanlar. Kimberlite ismi verilen, yerin kilometrelerce altında şekillenip volkanik patlamalarla dünya yüzeyine çıkan kimberliteler içlerinde elmas madenlerini de barındırdığı için insanlık olarak pırlantayla ilk buluşmamızı gerçekleştirebildik. Sonrasında insanlığın gözbebeği olan, Valeria Pırlanta ile sizlerle buluşturmaktan büyük memnuniyet duyduğumuz pırlantanın hikayesi insanlıkla beraber devam etti. Bir sonraki yazımızda pırlantanın tarihini sizlere anlatacağız. Blogumuzda gezinmeyi unutmayın!